Güneşin Işıkları
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Şiir Bilgisi

Aşağa gitmek

Şiir Bilgisi Empty Şiir Bilgisi

Mesaj tarafından Berktuğ Ptsi Ara. 27, 2010 9:59 am

Duygu ve düşüncelerin ahenkli bir şekilde anlatılmasına şiir denir. Şiiri oluşturan öğeleri birlikte inceleyelim:
ÖLÇÜ (VEZİN)
Şiirde uyumu sağlamak için kullanılan söz birimidir. Türk edebiyatında başlangıçtan günümüze kadar üç tür ölçü kullanılmıştır: hece ölçüsü, aruz ölçüsü ve serbest ölçü.
Hece Ölçüsü
Bir şiirdeki dizelerin hece sayısı bakımından eşit olmasıdır. Hece ölçüsü, şiirimizin ulusal ölçüsüdür. Bilinen en eski şiir örneklerinde kullanılan bu ölçü, halk şiirinin temel öğesidir. Hece ölçüsünün daha çok 7'li, 8'li ve 11 'li kalıpları kullanılır.
Durak: Hece ölçüsünde dizenin belli bölümlere ayrılmasına duraklama, bu bölüm yerlerine de durak denir. Durak ancak kulakta uyumlu bir izlenim bırakan anlamlı söz öbekleri arasında olur:
Kan doldurup / tasıma
4 + 3
Toprağın gölgesi / vurmuşken aya
6 + 5
Serbest Ölçü
Şiirde dizelerin herhangi bir kurala bağlanmamasına ve şiirin serbest bir şekilde yazılmasına serbest ölçü denir.
Aruz Ölçüsü
Dizelerdeki hecenin açık ya da kapalı (uzun ya da kısa) olmasına dayanır. Divan şiirinde kullanılmıştır.

UYAK (KAFİYE)
Şiirde dize sonlarında yazılışları, okunuşları aynı, anlamları ve görevleri farklı olan sözcük ya da ek benzerliğine uyak denir.
Bir günüm şöyle, biri böyle
Bir ayağım hür, biri zincirde

Yukarıdaki dizelerde altı çizili ekler, farklı görevde olduklarından yarım uyak oluşturmuştur.
.......................................diz
.......................................çiz

Yukarıdaki örnekte altı çizili "iz" sesleri ise tam uyak oluşturmuştur.
UYAK (KAFİYE) ÇEŞİTLERİ


Yarım Uyak: Dize sonlarında tek ses benzerliğine dayanan uyaktır.
Örnek:
İnsanları sevmesini bilir
Yaşamayı sevdiği kadar

Yukarıdaki örnekte "r" sesleri tek ses benzerliğine dayandığından yarım uyak oluşturmuştur.
Tam Uyak: Dize sonlarında iki ses benzerliğine dayanan uyak türüdür.
Örnek:
Mercan adalarda bir liman
Beyaz bulutların ardından

Yukarıdaki dizelerde "an" sesleri tam uyak oluşturmuştur.
Zengin Uyak: Dize sonlarında ikiden çok ses benzerliğine dayanan uyaktır.
Örnek:
Yüce dağ başında nasıl olur yurt
Ak sürüden kuzu alan olur kurt

Yukarıdaki dizelerde "urt" sesleri zengin uyaktır.

REDİF
Dize sonlarında yazılışları, okunuşları, anlamları ve görevleri aynı olan sözcük veya eklerin oluşturdukları ses tekrarına redif denir.
Bir dizede hem uyak hem de redif varsa, redif her zaman en sonda bulunur.
Örnek:
Sonbaharın zevki hoştur.
Düşünme âlemi boştur.

Yukarıdaki dizelerde altı çizili ekler aynı görevli olduğundan rediftir.
Örnek:
Denizlerimiz var, güneş içinde
Ağaçlarımız var, yaprak içinde

Yukarıdaki dizelerde altı çizili sözcükler aynı sözcük olduğundan rediftir.

Berktuğ
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 26/12/10

https://gunesinisikleri.forum.st

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Şiir Bilgisi Empty Geri: Şiir Bilgisi

Mesaj tarafından Berktuğ Ptsi Ara. 27, 2010 9:59 am

UYAK DÜZENİ (KAFİYE ÖRGÜSÜ)
Uyak düzeninin, dizelerin son seslerine göre şu çeşitleri vardır:
Düz Uyak: Kafiyenin, dizelerde art arda sıralanmasıyla oluşur: aaaa, bbbb, cccc...
a..........................var
a..........................sar
a..........................dar
a..........................kar

Yukarıdaki örnekte tüm dizeler kendi aralarında kafiyeli olduğundan bu dörtlüğün uyak düzeni düzdür.
Çapraz Uyak: Dörtlükte birinci dize ile üçüncü, ikinci dize ile dördüncü dizelerin birbirleriyle kafiyeli olmasıdır: abab.
a..........................yaz
b..........................bul
a..........................kaz
b..........................kul


Yukarıdaki dörtlükte birinci ve üçüncü dizelerdeki "az" sesleri ikinci ve dördüncü dizelerdeki "ul" sesleri tam uyak oluşturmuştur. Görüldüğü gibi dörtlüğün uyak düzeni çapraz uyaktır.
Sarma Uyak: Birinci dize ile dördüncü, ikinci dize ile üçüncü dizelerin birbirleriyle uyaklı olmasıdır: abba.
a..................yak
b..................saç
b..................taç
a..................çak

Yukarıdaki dörtlükte birinci ve dördüncü dizelerde "ak" sesleri; ikinci ve üçüncü dizelerde "aç" sesleri tam uyak oluşturmuştur. Dörtlüğün uyak düzeni sarma uyaktır.

ŞİİR TÜRLERİ
Şiirler, konu ve söyleyiş özellikleri göz önünde tutularak şu türlere ayrılır:
Lirik Şiir: Duygu ve düşünceleri etkili ve coşkun bir biçimde anlatan şiirlere lirik şiir denir.
Örnek:
Dağılır yele karşı altın saçları
Uçuşurdu bin bir büklüm içinde
Bir hoş ışık vardı gözlerinde
Pırıl pırıl, sönmüş o zamandan beri
Epik Şiir: Yiğitlik ve kahramanlık konularını coşkulu ve yiğitçe bir söyleyişle anlatan şiirlerdir.
Örnek:
Sana derim sana Hasan Kalesi
Alt yanında dövüş oldu yen oldu
Yiğit olan yiğit çıktı meydana
Koç yiğitler arap ata bin oldu.
Pastoral Şiir: Doğa güzelliklerini, kır yaşamını anlatan şiirlere pastoral şiir denir.
Örnek:
Bir koyun yavrusuyla dağda meler
Bir bayırdan dahi iner sürüler
Bir kadın testisiyle suya gider
Erkeği baltasıyla ormana
Didaktik Şiir: Bir konuda bilgi veya öğüt vermek, okuyucuya yol göstermek için yazılan şiirlere didaktik şiir denir.
Örnek:
Öküzün damını alçacık yapın
Yaş koman altını, kuruluk sepin
Koşumdan koşuma gözlerin öpün
İreçberler hoşça görün öküzü
Satirik Şiir: Toplumun veya kişilerin aksak yönlerini eleştirmek ve göstermek için yazılan şiirlere satirik şiir denir.
Örnek:
Adalet kalmadı hep zulüm oldu
Geçti şu baharın gülleri soldu
Dünyanın gidişi acayip oldu
Koyun belli değil, kurt belli değil
Bu dörtlükte şair, dünyanın düzeninin bozulduğundan her şeyin birbirine karıştığından yakınıyor.

SÖZ SANATLARI
Duygu ve düşüncelerin daha etkili biçimde anlatılmasını sağlayan sanatlardır. Söz sanatlarında amaç, söze söyleniş ustalığı ve güzellik katmaktır.
Kişileştirme (Teşhis): İnsan dışındaki varlıklara insana ait özellikleri vermektir.
"Güller senin yasını tutuyor."

"Yas tutmak" insana ait bir özellik, "güller"e aktarılmıştır.
"Bulutları süpüren rüzgâr neşe içindeydi.

Abartma (Mübalâğa): Bir şeyi olduğundan çok veya az gösterme sanatıdır.
"Âlem sele gitti gözüm yaşından."
Bu dizede şair çok gözyaşı döktüğünü abartarak anlatmıştır.
"Sana dar gelmeyecek makberi (mezar) kimler kazsın?"
Bu dizede de o kadar büyüksün ki her mezar sana dar gelir, sana göre mezarı kimse kazamaz anlamı vardır

Berktuğ
Admin

Mesaj Sayısı : 123
Kayıt tarihi : 26/12/10

https://gunesinisikleri.forum.st

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz